Orta Reklam

Sembolik Mantığın Doğuşu ve Gelişimi

18 Şubat 2014 Salı AhmetZekiTasgar Tarafından Yazılmıştır.

Sembolik mantık konusunda ilk sistemli çalışmalar Leibniz tarafından yapılmıştır. Leibniz, akıl yürütmenin içerikten kurtarılarak tamamen biçimsel olabilmesi için matematiksel kurallara sahip olması gerektiğini ileri sürüyordu. Bu amaçla, characteristica universalis (tümel karakter) adını verdiği bir sembolik dil geliştirmeye çalıştı. Ancak bu çalışmalar eksik ve dağınık kalmıştır. 

De Morgan (Dö Morgın, 1806-1871), 1847'de mantığı matematiksel yoldan sembollerle ifade edebilecek bir çalışmayı başlatmıştır. G. Boole (Buul 1815-1864) gibi matematikçiler, mantığın matematikselleştirilmesine çalışırlarken, G. Frege (Fregi 1848-1925), bugünkü önermeler ve niceleme mantığım kurmuştu. 

Sembolik mantığın, hiç kuşkusuz en önemli klasiği B. Russel (Rasıl 1872-1970) ile N. Whitehead (Vayted, 1861-1947) in birlikte yazdıkları "Principia Mathematica" (Matematiğin ilkeleri) adlı üç ciltlik eser olmuştur. Günümüzde lojistik adı verilen sembolik mantık, büyük ölçüde bu kitaba dayanmaktadır. 

Günümüzde ise mantıkçılar, iki değerli mantık yerine çok değerli mantık üzerine çalışmaya ağırlık vermişlerdir. Örneğin Lukasiewicz (Lukaziyeviç 1878-1956), doğru, yanlış ve belirsiz olmak üzere üç değerli bir mantık sistemi geliştirmiştir. Daha sonra Reichenbach (Rayhenbah, 1891-1953), "olasılık mantığı" adıyla sonsuz sayıda doğruluk değerli bir mantık sistemi kurmuştur.

0 yorum: